Hâlâ tam 32'si birden gözükmese bile, bi' dilim gülümseme kalmış dişlerimde. Bak, sana değil bu gülümseme, pembe jartiyerli kadere.
beraber ölelim demiştiniz ya,
sırf bunun için sevebilirdim sizi bayım.
Kırmızı ayakkabısının topuğu kırık bir fahişe gülümsüyor satırlarıma. Ben yazarken hayata, o kendini satıyor İstiklal'e tüm kadınlığıyla.
Ben; tek kişilik gölge oyunuma devam edeceğim, o da kadınlarla yatakta oyunlarına devam edecek.
Sen büyümeye zamanı olmayan çocukların, dar zamanlarda attığı içten bir kahkahasın.
sevişgen ruh haletleriniz ile manuel takılmaya devam edin.
Kahvemsi bir tat,
acı verici.
Anlık haz alma,
nefes kesişlerinde olduğu gibi.
kurabileceğim bir sürü hayal var, içinde bir tek seni var eden.
sen ulaşıldıkça, ulaşılamayan hastalığımsın.
beni yalnız,
seninle düşle.
kusursuzluk zamanlamasıyla ifadesi alınmış, yakılıp yıkılmış bir başkent gibi uyuyorsun. uyu, uyku iyi. zaten uyansan bütün renklerin adı karışır, bütün renklerin kimlik bilgileri karışır, saten mi atlas mı kimse saklanmaz ki, gibi duyuyorsun beni. duy, duygu iyi. zaten öfkelensen bütün kuşlar da küt ölür, küt gece olur, içimiz sil baştan sıkılır. içeriz konuşuruz, içeriz konuşuruz, içimizden bıkılır. ağlaşsak kıpırdansak küt sessizlik olur, sessizlik bir tek yorumsuz rüyalarınla bölünür. gibi uygunsuzsun, suçla beni, suç iyi. zaten, aşk bir ihtimal; intihar da ihtimal iki.
zey.
benim şiirden anladığım sensin
çünkü şiir bir sebep
şiir bir in
yani şiir,
göz kararı bir tahammül sınırının da ötesinde vahşi
başka bir tesadüf
başka bir ezber
hayır hayır!
sen, istediğin facianın arkasına saklan
istediğin yangına sarıl
soyun
dolan
örtül bu anlamın sefaletinden ne farkeder?
benim şiirden anladığım sensin
sen gittikten sonra bu zamana kadar yapabildiğim en iyi şeyi yapıyorum.
kendi kendime başımı ağrıtıyor, odamın kapısını kitleyip, bizim şarkımızı dinlerken uykuya dalıyorum.
sessizlikten
yine saçmalamaya
başladı
bilinçaltım.
aşık olduğunda
midende hissettiğin ağrı
heyecandan değil belirsizliktendir.
ayrılık anında hissettiğin
mide ağrısını da bi anımsa, anlarsın.
Sessizlik.
Tanrı'nın en ağır küfrünü,
duymak ister misin?
"-Buraya kadarmış."
hâlâ etkisi altındayız.
-yalnızlığın.
beraber ölelim demiştiniz ya,
sırf bunun için sevebilirdim sizi bayım.
Kırmızı ayakkabısının topuğu kırık bir fahişe gülümsüyor satırlarıma. Ben yazarken hayata, o kendini satıyor İstiklal'e tüm kadınlığıyla.
Ben; tek kişilik gölge oyunuma devam edeceğim, o da kadınlarla yatakta oyunlarına devam edecek.
Sen büyümeye zamanı olmayan çocukların, dar zamanlarda attığı içten bir kahkahasın.
sevişgen ruh haletleriniz ile manuel takılmaya devam edin.
Kahvemsi bir tat,
acı verici.
Anlık haz alma,
nefes kesişlerinde olduğu gibi.
kurabileceğim bir sürü hayal var, içinde bir tek seni var eden.
sen ulaşıldıkça, ulaşılamayan hastalığımsın.
beni yalnız,
seninle düşle.
kusursuzluk zamanlamasıyla ifadesi alınmış, yakılıp yıkılmış bir başkent gibi uyuyorsun. uyu, uyku iyi. zaten uyansan bütün renklerin adı karışır, bütün renklerin kimlik bilgileri karışır, saten mi atlas mı kimse saklanmaz ki, gibi duyuyorsun beni. duy, duygu iyi. zaten öfkelensen bütün kuşlar da küt ölür, küt gece olur, içimiz sil baştan sıkılır. içeriz konuşuruz, içeriz konuşuruz, içimizden bıkılır. ağlaşsak kıpırdansak küt sessizlik olur, sessizlik bir tek yorumsuz rüyalarınla bölünür. gibi uygunsuzsun, suçla beni, suç iyi. zaten, aşk bir ihtimal; intihar da ihtimal iki.
zey.
benim şiirden anladığım sensin
çünkü şiir bir sebep
şiir bir in
yani şiir,
göz kararı bir tahammül sınırının da ötesinde vahşi
başka bir tesadüf
başka bir ezber
hayır hayır!
sen, istediğin facianın arkasına saklan
istediğin yangına sarıl
soyun
dolan
örtül bu anlamın sefaletinden ne farkeder?
benim şiirden anladığım sensin
sen gittikten sonra bu zamana kadar yapabildiğim en iyi şeyi yapıyorum.
kendi kendime başımı ağrıtıyor, odamın kapısını kitleyip, bizim şarkımızı dinlerken uykuya dalıyorum.
sessizlikten
yine saçmalamaya
başladı
bilinçaltım.
aşık olduğunda
midende hissettiğin ağrı
heyecandan değil belirsizliktendir.
ayrılık anında hissettiğin
mide ağrısını da bi anımsa, anlarsın.
Sessizlik.
Tanrı'nın en ağır küfrünü,
duymak ister misin?
"-Buraya kadarmış."
hâlâ etkisi altındayız.
-yalnızlığın.
| 0 yorum
